gönderen
Tarbetu » 04 Haz 2019, 02:08
Bayağı bir bahsetmişsiniz benden. :D Huyum kurusun, en basit meseleleri bile fazla dayatan bir kafa yapım var. Ama neyse ki çevremdeki insanlar bunu kaldırıyor, yoksa hiç iyi bir huy değil. :D
OpenSUSE'yi tercih etmemizin nedeni aslında çok basit. Debian tabanlı dağıtımlar (Debian'ı ayrı tutuyorum.) gün geçtikçe daha da karmaşıklaşıyor, son kullanıcıya uygun olsun derken iyiden iyiye göz boyamacılığına girişiyor. Yani şöyle, mesela Elemantary OS ve Deepin oldukça popüler, tutulan dağıtımlar. Çok janjanlı arayüzleri, araçları var. Ama aynı zamanda karmakarışık, artık kafayı epey meşgul edecek masaüstleri tasarlıyorlar. Hakeza, Gnome kullanan Ubuntu da çok farklı değil. Farkında olmadan iyilik yapalım derken kötülük ediyorlar ilmek ilmek her şeyi kurcalayarak.
OpenSUSE işte bir nevi bu karmaşadan kaçış imkanı ve biraz da Linux'un eskide kalan modalarını sürdürme şansı veriyor. Masaüstü önüne geliyor evet, ama öyle binbir şekilde kurcalanmış olarak değil. Sade bir şekilde, derli toplu arayüzlerin içerisinde veriyor ne verirse. Kurulumu olsun, paket yöneticisi tarzı olsun, masaüstü seçenekleri olsun bayağı eski tarz alışkanlıklara hitap ediyor. Artık Ubuntu'nun paket yöneticisini Google Playvari bir mağazaya çevirmeye çalıştığı günlerde YaST bayağı bayağı nimet benim için. Bunu yaparken Slackware gibi "E yuh ama" denecek şeyleri de yapmıyor. (Adamlar SysV kullanıyor hala.) Modern ihtiyaçlara da uyum sağlıyor ve kullanıcıya turbo bağlanmış tofaş güvensizliği vermiyor.
Sade, düzenli ve ne yapması gerekiyorsa ona hizmet ediyor. Özetlersek OpenSUSE'nin üstünlüğü bu.